5 Mar 2011

Bugün Neler Yaptım?

Yazacak bi dünya şey var kafamda ama karman çorman oldukları için ilk düzenlediklerimden yazmaya başlıyorum :)
Bugün neler yaptım mesela, bunları yazmak istiyorum. Garip bi gündü, birçok farklı duyguyu bir arada yaşama fırsatı buldum.

1- Sabah yine sırasıyla, beleş diye abone olduğum NTVHaber ve HavaDurumu mesajlarıyla uyandırıldım. Beni sabahın köründe her uyandırdıklarında "yettiniz ulaaannn, iptal edecem sizi bugün ilk iş!!!!" desem de; genlerimde beleş aşkından mıdır, yoksa bunlar sayesinde çok arayanım soranım varmış imajı vermenin çekiciliğinden midir, bi türlü iptal ettirmedim... ama daha geç saatte gelseler keşke :)

2- Banyoya girdim. Banyoda saç maskesi, saç kremi, yüz bakımı, kese, peeling derken tam 1 saat 15 dk banyoda kalmışım.

3- Öğlen "Bana Her Şey Yakışır" adlı yarışma programını izledim. Bütün hafta gayet uyuz tavırlar sergileyen, hırs abidesi teyze birinci geldi. Moralim bozuldu.

4- Yarışma bitince tembelliğime kısa bir ara verip, akşam yemeğini hazırladım. Zenginlerin yemeği kuru fasulyemi düdüklüme koydum. 45 dakikada pişti.

5- Yemek piştikten sonra, "Black Swan" izledim. Film bittiğinde psikopata bağladım. Böyle bi kişilik bölünmeleri, bi havalara girmeler, bi parmak ucunda yürüyüp atlayıp zıplamalar... Amannn dedim içimden, iyi ki pişirmişim fasulyeyi, yoksa bu asil kuğu ruh halime hiç uymazdı yani...

6- Saat 18:00 sularında Twitter'da gezinirken M.Ali Birand'ın "Sevgili arkadaşlar, ishalim nihayet bitti. Yine de o kadar yorgun düşüyor ki insan, bugün yarın dinlenmeye ihtiyacım var." twitini görüp gülme krizine girdim. Hele üstüne yapılan yorumları görünce baygınlık geçirdim. Hemen kocişimi aradım, onunla paylaşıp beraber gülelim dedim. Ama o telefonu çok tutuk açtı, anlattırdı bana hızlı hızlı ve bir gram gülmedi. Acayip morardım tabi. Ama yılmadım. Annemi aradım, onunla gülelim dedim. O da telefonunu açmadı. Son bi şans Nilüş'ümü arayıp ona anlatayım dedim. O da açmadı. İşte o an kendimi yapayalnız hissettim. Efkarlara gark oldu gariban yüreğim. Hatta belki de gözümden iki damla yaş bile akmış olabilir. (Evet sonuncusu yalan, ama ambiyansa uygun)

7- Saat 19:00 sularında kocişim eve geldi. Hemen ona serzenişte bulundum. Bana açıklamasını yaptı. Meğer trafikteymiş o sırada ve yol çok tıkalıymış. Dolayısıyla yola konsantre olduğundan benle konuşamamış. Olayı duyduğunda çok güldü ama :) Üstüne hemen Nilüş'üm aradı. O da işten yeni çıkmış, otobüste eve gidiyormuş. Ona da olayı anlattım, baya güldü sessiz sessiz :)) Karnı çok ağrımıştır eminim :))) Bundan sonra da anneciğim aradı. Tabi ona da anlattım. O da çok güldü :))) Bense hepsinde aynı şiddette güldüm.

8- Saat 20:15te sofraya oturduk, benim kuru fasulyemi ve kocişimin gelir gelmez pişirdiği mükemmel bulgur pilavını aynı tabakta harmanlayıp midelerimize indirdik. Çok mutlu olduk. Sonra Feriha izledik, çay içtik, bloguma görünüş seçtik beraber :)

9- Şimdi ise bilgisayarlarımızda oturuyoruz. O twitterda sanırım, bilmiyorum ne yazıyor tıkır tıkır :) Ben de blog yazıyorum işte.


**Mehmet Ali Birand'a cevaben yazılmış şu 5 yorumu da günün en komik cevapları seçtim, naçizane :

Günün 5.si kıskançlıktan çatlayan bir twittercı :
 "Yıllardır cıvık sıçarım, bir gün de twitter'a yazıp da 100+RT almak aklıma gelmedi. Şimdi yazsam çaldı dersin. :( @mabirand32gun"



Günün 4.sü tiksintiden kusan bir izleyici :
"@ hocam allahaşkına yeter. çok geçmiş olsun da. lütfen yeter."
Günün 3.sü yaratıcı çözümlerle gelen bir hanım kızımız :

"@ pamuk tıkayınız..."
 
Günün 2.si tam bir yağcı :
" İşte Gazetecilik: Twitterdan canlı canlı ishali ile ilgili son gelişmeleri tüm sıcaklığı ile bize aktaran kişi usta gazeteci @mabirand32gun"
Veee Günün 1.si iyi dileklerini gönülden ileten gencimiz oluyor efendim :
"Geçmiş olsun. İnşallah en kısa iyileşir,kıvrık kıvrık sıçarsınız @mabirand32gun"
Benden bugünlük bu kadar...
 Bbye :)
 
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder