6 Nis 2011

Bir Sanatsal Etkinliğin de Sonuna Geldik Sayın Seyirciler!!


Bugünün Avukatlar Günü olması münasebetiyle, Baro'nun etkinlikleri dahilinde operaya gittik efendim. Hah hah hahh... Ne kadar da enteliz aman tanrıııaam!!

Böyle bir giriş yapabilmeyi ne kadar çok isterdim bilemezsiniz... Ama maalesef, Baro da bedava götürmeseydi, bir opera göremeden göçüp gidecekmişiz a dostlar!! Şimdi en baştan anlatmak istiyorum sabrınıza sığınarak :)

Geçen hafta F.annem, Baro'nun Avukatlar Günü'nde opera için ücretsiz bilet vereceğini, gelmek isteyip istemediğimizi sordu. Geçen yılki etkinlikten çok memnun ayrıldığımızdan hemen kabul ettik. Ama ertesi gün öğrendik ki aşkitomun babişkosunun gitmek istiyordu. Biz gidemiyorduk dolayısıyla. Ama dün gelen bir haberle, otopark problemine katlanmak istemeyen babişko gitmekten vazgeçtiğini duyduk. Operaya gidebilecektik, aman yarebbimm!!!!

Operaya gideceğimizi duyunca bebişkom, aşkitomla aramızda şu diyalog geçti :

Ben : Aşkım operanın adı ne?
Aşkitoşum : Opera.
Ben : Yok yani aşkım, oyunun adı ne?
Aşkitoşum : Ya ne adı? Adı mı olur? Opera, opera işte. Allah Allah.
Ben : ???

Opera günü gelip çattığında  bir heyecan bir heves... Bütün gün elbise ve topuklu ayakkabı giymeyi düşünüp, evi temizledikten sonra yorgunluktan geberince çektim spor ayakkabıları - kotu öyle gittim valla. Kimse kusura bakmasın :P Opera binasına girdik, kapıda annemiz bizi karşıladı çünkü biletler ondaydı. Salona girerken gelecek olan oyunlara bir göz gezdirdik. Bir baktım Don Kişot var, ama bale olarak. Aşkitoma dönüp :

-Aşkıımm bak haftaya Don Kişot varmış, gidelim mi?
- Don Kişot mu? O neydi yaa?
-A-a bilmiyor musun yaa Don Kişot'u?
-Yaa tamam tamam, hatırladım. Kovboy değil miydi yaa bu Don Kişot?
-Ne kovboyu aşkım? Hani yeldeğirmenleriyle dövüşüyor??
-Yaa tamam işte kovboydu.
-Peki aşkım, kovboy...


Yerimizi bulup oturduk. Kocamla o kadar operaya açmışız ki, merakla bekliyoruz başlangıcını... Sonra tam o anda, sağ tarafımızdan bir ışık hüzmesi gözümüzü aldı!!!! O ilahi ses duyuldu : "haaaaaaaaaaaaaaaa" şeklinde... Ve sonra gür bir kahkaha :) Bu kahkahanın sahibi çok güleryüzlü bir avukat olan Şe. T. idi.

Neyse, Şe. Bey muhabbet ede ede uzunca bir sürede yerine geçti. Sürekli konuşurken gördüğü herkese "beni mi çekiştiriyorsunuz?" diye soruyordu. Yeri hamamzadenin hemen solundaki koltuktu. Opera başladı, bir dış ses ön bilgiyi vermeye başladı. Ancak biz bir kısmını duyamadık. Çünkü Şe. amca, 5 koltuk ötesiyle sohbete devam ediyordu :))) Kendisinden övgüyle bahseden birkaç avukata çikolata sözü veriyordu. F.Anne duruma hemen el koyup uyardı kendisini ve biz de duyabildik. Neyse perde açıldı, müzik başladı. O kadar görmemişim ki, müziğin sesi ilk etapta kafamı şişirdi. Kumandayı bulup sesini kısmak bile istedim ne yalan söyleyeyim. Sonra sırayla kaçak, zangoç, mario ve en sonunda tosca çıktı sahneye... Neyse operanın bir bölümünde, kilise korosundaki çocuklar geliyor sahneye ve şımarmaya başlıyorlar. Bu amcanın torunu da bunlardan biriymiş. Hemen hamamzadeyi dürtükleyip torunun gösterdi tabi. Arkasından bana söyledi, sonra da benim sağ tarafımda oturan F.anneye seslenmeye başladı.  Anneme "torunum başrol, torunum başrol" deyip durdu ama biz hangi çocuk torunu onu bile anlayamadık. Üzgünüm :( Daha sonra ilgisini çeken her olayda hamamzadeyi dürtükleyip, "bak gördün mü?şimdi nolcak?", "adam geldi bak, bak kızıcak şimdi" vs vs şeklinde anlattı. Arada fuayeye çıktık biz hamamzadeyle. Benim tuvalete gitmem gerekti çünkü. Ama giremedim malesef, çünkü tuvaletin her tarafı ıslaktı. Benden önce çıkan kızı da hiç gözüm tutmamıştı, pek bi acelesi vardı zaten... Girdiğim gibi çıktım. Bi daha da o sırayı beklemeyi gözüm yemedi. Ben de girmedim tuvalete. Sonra yerimize döndük. Bi baktık, amca benim koltuğuma - yani F.annemin yanına- geçmiş, bıdı bıdı anlatıyor bir şeyler :) Annem bizi görünce kibarca "Şe. Bey, çocuklarım geldi." dedi. Amca da yerine geçti. İkinci perde de zavallı hamamzade operayı ondan dinlemeye devam etti. Ben sessizce gülmeye çalışıyordum. Hele hamamzade beni dürttükçe... O çıt çıkmayan salonda, sesli olarak konuşan bir adam düşünün ve sizin yanınızda oturuyor :)))

Oyun ilerledikçe, bu oyun anlatmalara bir de olur olmadık yerlerde sesli gülmeler başladı. Amcanın güldüğü yerler çok enteresandı. Örneğin, marionun işkenceye maruz kalacağını öğrendiğimizde, sonra ağzı burnu kırılmış mario geldiğinde, tosca sevgilisinin inlemelerini duyup ağladığında, en sonunda da toscaya ahlaksız teklif yapıldığında gevrek gevrek güldü amcacığımız :) Kahkahalarını eksik etmedi :) Ama benim patlama noktasına gelip kendimi çoookkk zor tuttuğum an şuydu : Tosca'nın bir solosu vardı, Allah'a yalvardığı... Gerçekten harikaydı. En sonunda insanlar gürültüyle alkışlamaya başladı sanatçıyı. Bazı kişiler "Bravo!" diye bağırmaya başladı. 4-5 kişi bağırdıktan sonra bizim amcadan da bir "Bravo!" geldi. Bu bravo gecikmiş bir bravo muydu yoksa"yahu bunlar diyorsa benim de demem lazım" gibi bir bravo muydu bilemeyeceğim :)

2. ara verildi ve amca bizden sıkıldığından mıdır nedir bilmem, kalkıp gitti :) Son perde de yanımızda değildi yani. Tam bir dram olan Tosca'da gülmekten yarılan ilk insanlar biz olduk sayesinde. Teşekkür ediyorum kendisine. Tam bir muhabbet insanıydı aslında. Şen şakrak insanları oldum olası sevmişimdir. Keşke sohbet edebileceğimiz bir ortamda tanışsaydık, eminim çooook çooooook daha fazla gülerdik :)

Bbye...:)

Yazarın notu : Tosca'yı merak edenler varsa buraya

Yazarın notu 2 : Oyunda dekor ve kostümler harikaydı. Özellikle Tosca'nın tuvaletleri muhteşemdi. Opera sıkıcı bir şey değil. Tamamen İtalyanca ama, sahne üzerine konulan bir panelde sürekli Türkçe çevirisini okuyorsunuz. Bİr nevi üst yazı :)

Yazarın notu 3 : Bilet fiyatları her yerde aynı mı bilmiyorum ama, Mersin Şehir Tiyatrolarında A-D arası 15 tl, E-M arası 10 tl, daha gerisi 8 tl ve balkon 5 tl imiş. İlgilenenlere...

Yazarın notu 4 : Mersin Kongre Sarayı'nda her Cuma saat 8de ücretsiz tiyatro gösterimi yapılıyor. İzlemek isteyenlere duyurulur :)

2 yorum:

  1. Ahaha ben bu yazıya çok güldümmm! Opera bölümü öğrencisi olarak, ileride beni dinleyenlerin tepkilerini görmüş gibi oldum :D Ve tosca'yı ben bile izleyemedim hala! :) Keşke Mersin'e gidebilsem. Opera oyuna göre çok sıkıcı ya da çok eğlenceli olabiliyor. Benim bile çok sıkıldığım, hatta yarıda bırakıp çıktığım oyunlar oldu nih nih nih. Aramızda kalsın ;) Biz de operaya gidip locada simit yiyip ayran içmiştik :D

    YanıtlaSil